Öte Yaşam: Bir Asteroit Üzerinde Nasıl Hayatta Kalabiliriz?
Asteroit kuşağı değerli metaller açısından zengindir. Halihazırda asteroit madenciliği için planlarımız var ama bunlardan birine koloni kurabilir miyiz?
Günümüzden 200 yıl sonra geçen bilim kurgu dizisi The Expanse‘de insanlar, Ay ve Mars’ta koloniler kurdu ve asteroit kuşağını kolonileştirmeye başladı.
Bir Asteroit Üzerinde Nasıl Hayatta Kalabiliriz
Asteroit kuşağını kolonileştirmek isteyebilmemiz için ikna edici nedenler var, bunlardan baskın olanı madencilik. Değerli metallerin yeraltında var olduğu Dünya’nın aksine, asteroitlerin yüzeyinde altın ve paladyum gibi çok sayıda metal vardır. Ancak asteroitler bilimsel araştırma karakolu olarak da kullanılabilirler.
Bir gezegenin kalıntıları olduğu düşünülen Asteroid Kuşağı; Mars ve Jüpiter arasında, Güneş’in etrafında döner. Asteroit Kuşağı asteroitlerin ana kaynağı iken, asteroitler Güneş Sistemi boyunca bulunabilir. Ve üç temel tipte olabilirler; taşlı, karbonlu ve metalik. Boyutları yüzlerce metreden küçük bir evin büyüklüğüne kadar değişir.
Peki Nasıl Başaracağız?
Planet Resources ve Deep Space Industries gibi şirketler halihazırda asteroit madenciliğine yatırım yapıyorlar ve 2025 yılına kadar çıkarmaya başlayabilirler. Bununla birlikte, bir asteroid üzerinde yerleşim yeri oluşturmak, madencilik yapmaktan çok daha karmaşıktır.
Ana zorluklardan biri, kolonilere çarpan radyasyon miktarı olacaktır. Güneş radyasyonu, Jüpiter’in radyasyon kuşağı ve kozmik ışınlardan daha fazladır. Kozmik ışınlar yüksek enerjili parçacıklardır, çoğunlukla sadece protonlar veya yüksek enerjili çekirdeklerdir. Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi’nden Martin Elvis, radyasyon için “Dümdüz içinizden geçiyor ve sizde kalıcı hasar bırakıyor.” diyor. Yeryüzünde, atmosferimiz en tehlikeli ışınları emer. Bu yüzden bir uzay kolonisinin de benzer bir kalkanı olmalıdır.
Radyasyonun yanı sıra, sıfır veya mikro yerçekimine uzun süreli maruz kalmak insan vücudu için zararlıdır. North Carolina Eyalet Üniversitesi’nde yardımcı doçent olan astrofizikçi Katie Mack, “ISS’deki astronotlar, direnç makineleriyle her gün iki saat egzersiz yapmak zorundalar ve bu kadar uzun süre sıfır yerçekimine maruz kalmaktan sağlık sorunları yaşayabiliyorlar.” diyor. Herhangi bir uzun vadeli asteroit yerleşiminde, bu etkiyi hafifletmek için muhtemelen tüm yapıyı döndürerek elde edeceğimiz bir tür yapay yerçekimine ihtiyaç duyacağız.
Aynı zamanda bir tür enerji üretimine de ihtiyaç duyacağız. Çoğu sonda ve uydu, güç için güneş panellerine güvenir. Ancak bu bir asteroit kolonisi için o kadar etkili olmayabilir. “Güneş’ten uzaklaştıkça,“Ters Kare Yasası” yürürlüğe girer. Bilim kurgu yazarı ve eski gökbilimci Alastair Reynolds, Güneş’ten iki kat uzaktaysanız, güneş toplama panellerinin belirli bir bölgesinden gelen enerjinin dörtte birine sahipsinizdir.” diyor.
Yerleşmek İçin İdeal Asteroitler
Yerleşmek için ideal asteroit türü karbonlu olanlar olacaktır, çünkü bunların genellikle % 10’u sudur. Elvis, “Su, evrendeki en yaygın unsurdur.” diyor. Radyasyona karşı yeterli koruma sağlamak için asteroidin de en az 100 metre kalınlığında olması gereklidir.
Yerleşimler bir asteroid yüzeyinin altına gömülebilir ve bu da radyasyon koruması sağlayabilir. Bununla birlikte, bir asteroidi çıkarmak ve kazmak göründüğünden daha zordur. Reynolds, “Çok gevşek bir şekilde bağlı moloz yığınlarıdırlar. Yani dev kayalar değiller.” diye açıklıyor. “Yerçekimiyle bir arada duran çakıllardır.”
Bu maddi tutarlılık eksikliği aynı zamanda asteroidi döndürmeye ve asteroid içinde yapay olarak yerçekimi oluşturmaya yönelik herhangi bir hareket, onu ek kuvvetlere maruz bırakacağı ve parçalanma riskini alacağı anlamına gelecektir. Bu nedenle, asteroidin dayanıklılığını iyileştirmek için bazı mekanizmalar gerekli olacaktır. Mack, “Önce yapısal bütünlüğü bozmadan onu boşaltmalıyız. Ve ardından kalan yapıya çok fazla baskı uygulamadığımızdan emin olarak kendi ekseni etrafına döndürmeliyiz.” diyor.
Asteroidin parçalanmasını önlemek için bir öneri de; onu çevreleyen metal bir ağ veya kafes oluşturmaktır. Bu göründüğü kadar zor bir engel değil. Çünkü asteroit kuşağı, bol miktarda kullanılabilecek malzemeye ve metal asteroide sahiptir.
Oraya gitmek ve geri dönmek aylar alabilir. Bu nedenle acil bir durum varsa, asteroid üzerinde bununla uğraşmak zorunda kalacağız.
– Martin Elvis, astrofizikçi
Başlıca Zorluklar
Asteroit yerleşimlerinin karşılaştığı zorlukların çoğu, ay üssünde karşılaşılanlara benzer. Yerçekimi dışında, diğer tek büyük fark mesafedir. Ay ve ISS nispeten Dünya’ya yakındır. Ay, en yakın noktasında yalnızca 225.623 mil (361.000 km) uzaklıktadır. Ve ISS, Dünya atmosferinin hemen içindedir. Öte yandan, asteroit kuşağı yaklaşık 160 milyon mil (256 milyon km) uzaklıktadır.
Dünya’dan gelen destek son derece sınırlı olacağından, bir asteroit yerleşiminin kapalı bir ekosistem olması gerekecektir. Sistem kendi kendini idame ettirmelidir. “Oraya gidip gelmek aylar alabilir. Bu yüzden acil bir durum varsa, asteroid üzerinde bununla uğraşmak zorunda kalacağız. Çok fazla insana ihtiyacımız olacak, Star Trek’teki gibi bir çoğaltıcımız olmayacak.” diyor Elvis. Dünya’ya bir mesaj göndermek bile bir saat sürebilir.
Bir asteroit üzerine yerleşim inşa etmek teknik olarak uygulanabilir gibi görünebilir. Ancak önemli mühendislik zorluklarını beraberinde getirir. Bunun yerine, asteroit madenlerinin otomatik sistemler ve insansız hava araçlarıyla uzaktan çıkarılması çok daha olasıdır. Bunu desteklemek için bir seçeneğimiz olabilir. Mars’ta asteroit madenciliği sistemlerini koordine etmek için kullanılabilecek bir üs inşa edebiliriz.
Mars’a Yerleşmekte Öncü Olabilirler Mi?
Güneş’in etrafında eliptik yörüngelerde seyahat eden, yolları Dünya ve Mars’a yaklaşan bazı asteroitler var. Astronotları radyasyondan korumak ve yakıt ihtiyacını azaltmak için, bunların içi boşaltılıp bir ulaşım aracı olarak kullanılabilir.
Ayrıca, Mars’ın bir uydusu olan ve bazıları tarafından bir zamanlar bir asteroit olduğu düşünülen Phobos’a bir uzay limanı inşa etme önerisi de var. Bu uzay limanı, daha sonra Mars’a yerleşmek için bir atlama noktası olarak kullanılabilir.
Gezegenler insanlı üsler için tercih edilen yerler olabilir. Yine de yerçekimleri ve atmosferik korumaları nedeniyle, bir asteroidi çok iyi kolonileştirebiliriz. Fakat, yaşamak için özellikle rahat yerler olmayacaklardır. Bu yüzden bu işin faydaları, göz korkutucu zorluklardan çok daha ağır basmalıdır.
Bu yazının orijinali için BBC.com’a göz atabilirsiniz.
- Evde Kolonya Yapımı – Kendi Kolonyanızı Kendiniz Yapın - 23/05/2021
- Çay mı Kahve mi; Çayda Kafein Var Mı? - 13/05/2021
- D Vitamini Eksikliği ve Saç Dökülmesi – Dökülmenin Nedenleri - 03/05/2021