Korku Kitapları – Birbirinden Harika Öneriler

14/08/202110/08/2021 miyazuwish 0 yorum

KLASİKLER – Korku Edebiyatı / Kitap Yorumları ve Önerileri / Korku Kitapları – Korku Romanları

Herkese merhaba millet! Ben Miyazuwish! Bugün, gerçekten yazmayı dört gözle beklediğim bir yazı ile karşınızdayım! Yazmak için okulumun bitmesini bekliyordum. Çünkü bugünden itibaren kendimi tamamen kitap okumaya vereceğim. Benim gibi yaz tatilini bekleyenler varsa, bu yazı tam olarak üzerinize bomba misali düşmüş olmalı! Siper alın!!

Korku Kitapları

Öncelikle, korku edebiyatı genel olarak vampirler, hayaletler ya da direkt ürkütücü hikayelerden, fantastik şeylerden bahseden klasiklerden oluşuyor. HP LOVECRAFT, M.R. JAMES, MARRY SHELLEY ünlü yazarlarından yalnızca bir kaçı. Bazı kitaplar opera veya tiyatro olarak da uyarlanmış olabiliyor. Dracula ve Frankestein en büyük örneklerinden yalnızca ikisi.

Daha Fazla Kitap İncelemesi için Tıklayın.

Korku Kitap Önerileri

Şahsen ben bu klasiklere bayıldığımdan, uzunca bir listeden en sevdiklerimi ve üzerine söylemek istediklerimin olduğu kitapları seçtim ve bilgisayarımın başına oturmuş bulunuyorum. Fakat önceden söyleyeyim bu korku edebiyatı serisi bir yazı ile maalesef ki bitmiyor, bende onlarca kitap var böyle, tek tek hepsi hakkında uzun uzun konuşmayı gerçekten çok istiyorum! Umarım siz de beğenirsiniz!

Korku Romanları

Yazının, mercek altına aldığımız ilk kitabı! OPERADAKİ HAYALET!

1- Gaston Leroux Operadaki Hayalet

Gaston Leroux‘un 1910 yılında yazdığı, üzerine ilk filmi 1943 olmak üzere bir sürü uyarlama film ve opera düzenlenmiş bu kitap, şüphesiz ‘ Korku Edebiyatı ‘ başlığına ilk sırada yazabileceğim kitaplardan yalnızca bir tanesi. 2010 yılında gösterilen Opera versiyonunu şiddetle tavsiye ediyorum buradan tüm Jazetel okuyucularına!

Kitabı ilk açtığınızda, Önsöz sanarak okumaya başlayacağınız Gaston Leroux tafarından yazılmış iki sayfalık bir yazı göreceksiniz. Bu yazı, kafanızı o kadar karıştıracak ki, ‘acaba bu hikaye gerçek mi?’ diye düşünmekten kendinizi alamayacak ve o saatten sonra okuduğunuz her sayfada ‘Gerçekten bu olay olmuş’ gibi ‘yok artık’ naraları atarak okuyacaksınız! Kitabın sonunda da aynı böyle bir yazı sizi bekliyor olacak bu arada, bu da benden size ufak bir spoiler olsun!

Konusundan bahsetmem gerekirse (Elimden geldiğince az spoiler eşliğinde yazacağım ama ne olur ne olmaz, siz yine de dikkatli okuyuverin.)

Operadaki Hayalet Kitap Konusu: Bir opera var, bir kızımız var ve bu kızımız da bir oyuncu fakat hep yan roller almış biri. Çok genç ve inanılmaz güzel bu kızımızın babasının hayatı da bu operada müzisyenlik yaparak geçmiş, kızının en iyi eğitimi alıp ünlü bir oyuncu olması ise en büyük hayaliymiş. Bir gün, yalnızca bu kızımıza varlığını hissettiren (asla yüzünü göstermeyen) bir şarkıcı melek, ona ses eğitimi vermeye başlamış. Ayrıca bu büyük operamızın bir de kendine zorla yer ayırttıran ve opera yönetiminden kira alan bir de hayaleti bulunuyor tabii. Neler olacak bundan sonrasını okursunuz artık! Ama opera versiyonuna da mutlaka bir şans verin derim ben!

Miyazuwish’in puanı: 8/10 (Çok sevdim evet ama hayalete gerçekten çok ama çok üzülmüştüm ühühü)

Yazımıza tam gaz devam ediyor, ikinci kitabımı sizlere sunuyorum! HAREKET İBLİSİ!

2- Stefan Grabinski Hareket İblisi

Yazarımız Stefan Grabinski, gerçekten çok ünlü bir kısa hikaye yazarı. Edgar Ellen Poe’nun geleneğinin Polonya’daki en büyük temsilcisi olarak görülen bu yazarımızın Trenler ile ilgili yazdığı tüm mini hikayeleri, bu birazdan bahsedeceğim kitapta toplanmış. Hem de 1922’den bu yana ilk kez! Yani aslında bu kitap içinde spesifik olarak, tren ve hayalet istasyonlar üzerine yazılmış hikayelerin bir araya toplanmış bir versiyonu. İçerisinde tam olarak on dört adet hikaye barındırıyor! Zaten korku edebiyatı üzerine çok fazla roman maalesef ki yok. Genel olarak gazetelerde o dönemde yayımlanmış mini hikayeler bu edebiyatı oluşturuyor. Tıpkı Sir Arthur Conen Doyle’un Sherlock Holmes’ü gibi. (Merak etmeyin, polisiye romanlar ile ilgili de bir yazı mutlaka gelecek!)

Öncelikle tek tek tüm hikayeleri değerlendirmem inanılmaz bir spoiler olur çünkü zaten mini mini hikayeler, her güne bir tane okuyarak, uyku öncesi hikayeleri olarak bitirmiştim ben bu kitabı. Ürkütücüden ziyade ilgi çekiciydi benim açımdan. Bazılarını da inanılmaz sıkıcı bulmuştum, gerçekten uykumu getirmiş görevini de yerine getirmişti. Fakat kitap içinde geçen çok güzel latince yazılar vardı, aşırı anlamlı oldukları için bazılarını yazıp duvarıma asmıştım ve hikayalerin hepsi inanılmaz anlamlıydı.

Buraya hikayelerin birinde geçen bir konuşmayı yazmak istiyorum izninizle;

“Tümden yok oluş mu? Ölüm gibi mi? Siz bir psikiyatrist olarak, mutlak hiçliğe inanıyor musunuz?”
“Ruhun tümüyle maddeleştiği hallerde, evet. Yaşam fenomenlerinin bazı kategorilerinde ve bazı kişilerde fiziksel, fenomenal yan, bazen öyle acımasız bir üstünlüğe ulaşaır ki onlardaki ruhsal töz kati bir yok oluşa uğrar. Yani ona misafirperver davranmayan bir kalıbın içinden uçup gider.”

Bu konuşma gibi, kitabın içindeki hikayelerde bulunan karakterler arasında fizikçiler, psikiyatristler, biyologlara da yer verildiğinden, çok ilginç diyaloglar okuyabiliyor, çok farklı sohbetlere katılmış gibi hissedebiliyorsunuz. Kitabın bu yanına inanılmaz bayıldım. Favori hikayelerimin isimlerini de vareyim sizlere. Belki okuyan varsa veya olursa bana hak verir bu konuda;

Tuhaf istasyon (Gelecek Fantezisi)
Sinyaller
Kör Yol
Szatera’nın Engramları

Miyazuwish’in puanı 5/10

Üçüncü Kitabımız, Mini minnacık bir hikaye! TUZAK!

3- H.P. Lovecraft Tuzak

H.P. Lovecraft‘ın mini hikayelerinden yalnızca biri olan Tuzak, korku edebiyatının başyapıtlarından. Lovecraft’ın da hikkayelerinin toplanmış ve iki-üç cilt kadar kitap haline getirilmiş versiyonlarını kitapçılarda bulabilirsiniz. Benim açımdan, bu yazar diğerlerine göre daha kabuslar ve hayal gücü üzerine yazdığından, yazıları daha anlamlı ve bir tık daha soyut kalıyor. Dikkatli okunmazsa da en azından benim için pek anlaşılır olmuyor. Gerçekten Lovecraft sayesinde, kitaplardan yazarını çıkarma durumunu yaşamış olduğum için. Tuzak benim için bambaşka bir yerde.

H.P. Lovecraft Tuzak Konusu : Konusundan pek bahsetmek istemiyorum açıkçası, inanılmaz kısa 60 sayfa kadar bir kitap çünkü. Fakat yalnızca bir cümle ile anlatmam gerekirse, bir öğretmenimiz, akşam sohbet ettiği bir öğrencisinin onun odasından ayrıldıktan sonra ortadan kaybolduğunu, hatta o gece yurduna bile dönmediğini, hatta odasından aslında hiç çıkmadığını fark ediyor.

Miyazuwish’in puanı 10/10

Sırada dördüncü kitap var millet! D.R JEKYLL İLE BAY HYDE!

4- Robert Louis Stevenson Dr. Jekyll ile Bay Hyde

1886 yılında Robert Louis Stevenson tarafından yazılan kitap, birçok kez tiyatro ve sinema uyarlamasıyla bugünlere geldi. Dönemimizde dahi, ismini en azından bir kere duymuşsunuzdur bu kitabın. Psikoloji alanında Freud‘un kuramlarını haberleyen gelişmelerle kan bağı bulunan ve çift kişilik bozukluğuna değinen bu kitap, gündüzleri doktor olan Jekyll’in, geceleri sokakça başıboş dolaşan amaçsız kötülükler yapmasını anlatıyor. G

Gerçekten çok anlamlı bir kitap olması yanı sıra, kısa bir kitap olmasına rağmen uzunca bir süre etkisinden çıkamıyorsunuz. En azından ben çıkamamıştım. Tiyatro uyarlamalarına da mutlaka göz atmalısınız!

Miyazuwish’in puanı 10/10

Korku Hikayeleri

Uzun zamanın ardından, bir önerinin daha sonunda geldim. Yani tam olarak bitmiş sayılmaz bu “ Korku Kitapları ” önerilerinin ilk ve son yazısı asla değil. Korku Kitapları serisinin devamı gelmeye de ben okudukça devam edecek. Umarım beğenirsiniz, sağlıklı günler millet!

–Miyazuwish