When the Camellia Blooms Konusu ve Yorumu
Herkese merhaba arkadaşlar bu hafta bir başka k-drama yorumu ile karşınızdayım: When the Camellia Blooms
When the Camellia Blooms tam bir aile draması olduğunu söyleyebileceğim bir dizi. Dizi bir çok acıyı çeken aynı kasabada yaşayan sakinlerin hikayesini anlatıyordu. Yine her karakteri ile insanın içine işleyebilen bir drama bulduğum için çok sevinçliyim.
Aslında dizi yayınlanırken birkaç bölümünü izlemiştim ama beni çekmediği için o anda başlayamadım. Yine bir eşref saatine sahip bir drama olduğunu açıkça söylemeliyim. Böyle içinizi ısıtacak zaman zaman acıtacak ve aile gibi hissetmenizi sağlayacak bir drama izlemek isterseniz, mutlaka When the Camellia Blooms dizisine uğramanızı tavsiye ederim.
When the Camellia Blooms Konusu
Dizi babasız şekilde bir çocuk yetiştiren ve güçlü olmaya çalışan bir annenin tam bir aile kasabasına taşınıp lokanta işletmeye karar vermesi ile başlıyor. Kasabaya yeni gelen ve normal aile yaşamının oldukça dışında olan bu kadını, kasaba sakinlerinin bir yandan eleştiri ile bir yandan da dışardaki tehlikelere karşı koruyarak yavaş yavaş içlerine alışını konu alınıyordu.
Aile ve komşu olmanın yanında bir de farklı olarak kasabada yaşanan bir cinayet serisinin de karakterler ile bağını ve kimin öldürdüğünün araştırıldığı bir ek konu da mevcuttu. Ama bu cinayet eklentisine rağmen çoğu zaman akıllarda komşuluk ve aile ortamı kalıyor.
Dizide anne çocuk ilişkisinin bir kopyası olan iki aile bulunuyordu. Biri yaşını almış bir çocuk ile annesi diğeri ise büyüme çağındaki çocuk ve annesi idi. Bu iki durumu da yazanlar öyle güzel kullanmışlar ki… İzlerken her bölüm bir amaca hizmet eden karakterlerin ahengine şahit oluyorsunuz.
Dizi karakterlerine şöyle bir göz atacak olursak;
Dizi Oyuncuları
- Dong-Baek
Dizimizde anne olmak istediği için babasız da olsa çocuğunu aldırmayı tercih etmeyip çocuğu ile birlikte yeni bir hayata başlamaya karar vermiş karakterimiz.
Anneliğin hayali olduğunu dizinin ilerleyen bölümlerinde öğreniyor olsak bile bu bir spoiler sayılmayacak kadar açıkça ortada. Tek istediği normal bir anne olarak toplum tarafından kabul görüp dedikodu olmadan yaşamak.
Oğlu ile olan ilişkisinde iplerin çoğu zaman fazla sevgiden dolayı oğlunun eline geçtiğini açıkça görebiliyorduk. Ama anne çocuk ilişkisinde sevgi ve bağlılığı o kadar iyi gösteriyordu ki… Bu karakter ile ikisi inanılmaz bir uyum içerisindeydi. Dizide bir aşka da şahit oluyorduk. Ancak dizi annelik ile aşk arasında gelişebilecek zorlukları da fazlasıyla gösteriyordu.
- Hwang Yong-Shik (Kang Ha Neul)
Dizinin erkek başrolü Kang Ha-Neul tarafından canlandırılıyordu. Karakter olarak biraz aptal olarak yansıtılsa da sevdikleri için yapamayacağı hiçbir şey olmayan bir karakterdi. Fakat bu cümlede bir eksiklik bulunuyor sadece sevdikleri için değil. Çevresinde ki her insanın iyiliğini düşünen bir karakter olduğu da unutulmamalı.
Kafasına bir durumu taktığında onun için doyuruculuğunu almadan asla vazgeçmiyordu. Dizide bir kez vazgeçtiğini gördük. Onda da o kadar dokunaklıydı ki vazgeçme sebebi tam karakterine uygun şekildeydi. Bu sayede o yanını da görmüş olduk karakterin.
Annesine olan sevgisi de yetişkin halini gösteriyordu: Dizinin ana konularından biri olan anne çocuk ilişkisi tipinin.
Diğer Karakterler
- Kang Jong-Ryeol
Dizimizin küçük afacanının gerçek babası olan karakter. Bir beysbol oyuncusu olan karakterimiz ülke tarafından tanınan bir figürdü.
Çeşitli varyetelerde kızı ve yeni eşiyle birlikte boy gösteren babamız. Pil-gu’nun varlığından haberi olmadığını biliyor olmamız önemli bir detay. Çünkü öğrendikten sonra yaptıkları ile bu dizinin kötü bir karaktere sadece belli bir noktada ihtiyacı olduğunu gösteriyordu. Karakter olarak benim içime gayet işledi. Bir baba olarak ne kadar geçte olsa iyi iş çıkardığını düşünüyorum.
- Pil-Gu:
Bu zamana kadar her karakter ile ilişkisi olan ve izninin en büyük öneme sahip olduğu karakter. Küçük afacan o kadar iyi yazılmış bir karakterdi ki… Dayandığı şeyler ve annesine olan inanılmaz bağlılığı ve sevgisine rağmen patladığı zamanlarda hüngür hüngür ağlattı herkesi.
Çevresindeki olaylar yüzünden biraz erken büyümüş olan afacanımız güldürüyordu güldürmesine ama her daim içi cız ettirecek bir cümlesi ile izleyenleri darmaduman edebiliyordu. Beni çoğu zaman etti ciddi anlamda.
- Hyang-Mi:
Pil-Gu’ların iş yerinde çalışan garson kızımız. Herkesle konuşup herkesten bir şeyler öğrenebilen ama kimseye bağlanmıyormuş gibi takılan bir karakterdi.
Dong-Baek ile birlikte çalışırken, kalabalık aile hasreti çeken bu küçük aileye eklenerek farkında olmadan bağlanmıştı. Bunu anlaması ve sonrasında gelişen olaylar dizinin önemli bir detayı idi.
İzlerken sözlerinden ders çıkarılabilen ve yanlış söylediği hiçbir duruma rastlamadığım benim için baya değerli bir karakterdi. Geçmişi ile yürekleri burkmayı da ihmal etmedi.
When the Camellia Blooms Yorumu
Sevgili okuyucum,
Karakter yorumunun sonuna geldik.
Buradan sonra karşına spoiler içeriği yüksek yorumlar kısmı çıkacak. Bunu öğrendiğine göre devam edip etmemek senin elinde. İyi okumalarrrr….
Yorumlar :
- Dizinin ilk bölümünden itibaren Dong-Baek’in sürekli kabul görmek için sessiz kaldığını düşünüyordum. Ve artık bu durum canımı sıkmaya başlamışken Young-Shik’in dayanamayıp vali olma sevdalısı adamı dövüp hapise düşmesi ile patlayıp o defteri ile birlikte karakola gidişi inanılmaz güzel bir patlama sahnesiydi.
Sahnenin her bir detayı ile başarı hikayesi olduğunu düşünüyorum. Defterin içeriği ortaya çıktığında Young-Shik’in olaydan kopup ‘Bana bu defterin hepsini gösterebilir misin?’ diyerek hem kibarlığına devam edip hem de kıskançlığını ve koruyuculuğu göstermesi mükemmeldi. Sahne sonrası da o defter metaforu hem avukat hem de Dong-Baek tarafından yeterli düzeyde kullanıldı.
- Bir aşk fikrinin dinamiklerine kolay yerleştirilemeyeceği çok belliydi. Ama yazarlar bir şekilde bu durumu halledip yedire yedire Pil-Gu’dan izin ala ala yavaş yavaş bu durumu seyirciye geçirdiler.
Uzun zamandır aşkı boş vermiş insanın düştüğü aşkı inanılmaz güzel anlattılar. Diğer izlediğimiz dizilerdeki gibi saçma sapan sebeplerden ayrılmak yerine hep bir şekilde birlikte kalmaya çalışıyorlardı. ‘Birlikte mantının buharda pişişi gibi yavaş yavaş ısınalım.’ sözü de inanılmaz güzel bir metafor ile açıklandı. O sahne de favorilerim arasında.
- Pil-Gu’nun beysbol maçı sahnesinde hem babasıyla ile olan ilişkisi hem annesi ve ailesi olarak gördükleri ile olan ilişkisini gösterdi.
Tüm bunların yanında Young-Shik’in Pil-Gu tarafından kabul görüşünün ilk adımı olan o heybetli sahne ise herkesin kalbine dokunurken bir yandan da mutluluktan gülmeni durduramadığın bir sahne haline geldi. O gözlük ile birlikte tüm takım okuldan çıkışları hala gözümün önünde. Pil-Gu’nun da tarafında biri olduğundan emin olarak güçlü duruşunun arkasının doldurulmuş oluşu mutluluk patlaması yaşatıyor izleyenlere.
When the Camellia Blooms Finali
- Tüm olayların yanında bir aile özlemi bulunan Dong-Baek’in hayalinin özür dilerim duymaktan sıkılmış oluşundan dolayı günde en fazla teşekkür alabilecek mesleklerden biri olan kayıp eşya bürosunda çalışmak oluşu çok anlamlıydı.
Bu durumu ise gayet güzel şekilde final bölümünde bir kargo bekleme alanı işine giriş yapışı ile sağlamış oluşu ve ‘Bugün kaç teşekkür aldın?’ sorusu ile gülümseterek bitirdiler.
- Hyang-Mi’nin ölümü gerçekten yaraladı. Ben de çok bağlanmadığımı düşünüyordum karaktere ama bağlanmışız arkadaşlar. Beni de en az Dong-Baek kadar üzdü ölümüyle.
Keşke bağlandığını anladıktan sonra da izleyebilseydik seni Hyang-Mi.
- Pil-Gu’un babasının kötü çıkmasını başından itibaren hiç istemedim. Ve o aksiyona girmeyi de tercih etmedi yazarlar. Bu da dizinin kalitesini inanılmaz bir yere çekti.
Bir baba olarak ben çok beğendim karakteri. Tüm etkenlere rağmen hep durması gereken ve yapması gerekeni Pil-Gu’ya zarar vermeden yaptı. İyi bir babaydı diyebiliriz gayet.
When the Camellia Blooms mahalle sakinlerinden tutun diğer ek karakterlerine kadar her aşamasıyla benim açımdan bir başarı hikayesi. Uzun zamandır bu kadar güzel aile olma hikayesi izlememiştim. Zamanı doğru seçip başlarsanız hepiniz için bende kaldığı gibi kalan bir dizi olur.
Bu haftalık dizi yorumumuzun sonuna geldik. Haftaya bir başka dizi yorumunda görüşmek üzere herkes kendine cici baksın.
-Meya
- New Amsterdam Konusu ve Yorumu – Netflix Doktorlar - 05/06/2021
- Time to Hunt Kore Filmi Konusu ve Yorumu - 29/05/2021
- Move To Heaven Konusu ve Yorumu – Netflix Kore - 21/05/2021