Do Do Sol Sol La La Sol Konusu ve Yorumu

04/12/202024/07/2021 Meya 0 yorum

Yeni final yapmış Do Do Sol Sol La La Sol dizisinin yorumuna hoş geldin sayın okuyucu. Diziye aktörlerini beğenmem sebebiyle bitimine 3 hafta kala başladım. İzlerken keyif veren bir diziydi. Son birkaç bölüme kadar da her şey toplu şekilde devam ediyordu. Ama maalesef sonunu ellerine ayaklarına bulaştırdılar.

Resmen iyi bir romantik komedi dizisi olarak hatırlanacak diziyi finali ile kocaman bir hayal kırıklığına çevirdiler. Yorumu yazıyorum çünkü ilk 10 bölüm keyifle izlediğim zamanların hatırı büyük.

Kore Dizi Önerileri için Buraya Tıklayın.

Do Do Sol Sol La La Sol Konusu

Dizi yeni üniversiteden mezun olup piyano çalmayı bırakmış bir kız ile daha liseden mezun olamamış asi bir genci konu alıyor. Do Do Sol Sol La La Sol Ra-Ra ’nın tam evlenirken başına gelen silsilelerle, normal yaşamındaki tüm bağlarının kopuşu ve yepyeni bir hayata 22 yaşında, gizli bir instagram yorumu sayesinde, başlamak durumunda kalışıyla açıyor ilk bölümlerini.

Kore Dizi Önerileri için Buraya Tıklayın.

Dizi Oyuncuları

Goo Ra-Ra :Dizimizin güzel sanatlardan mezun olmuş karakteriydi. Babasının isteği ile başlamış olduğu, piyano dâhisi olmak için çabaladığı yaşamında, mezun olduktan sonra piyanoyu bırakacağını kendine kabullendirmiş bir kızdı.

Herkesin keyifle izleyebileceği ve zaman zaman sen nasıl bu saflıkta hayatta kalabildin sorusunu sorup, cevabını da sonraki sahnede aldığı zamanlar yaşandı. Gerçekten kendine ve karakterine çok uygun olduğu için lise son sınıftaki biriyle beraber olması ne bizim ne de kore halkının gözüne batmadı. (ki bu çok şaşırtıcı çünkü kore halkı böyle yaş farklarını konuşmadan duramazlar) Zamanla olgunlaştığını gördüğümüz bu karakter çok güzel oturdu bence dizide. Yaşadığı zorluklar ile içindeki o masum ve çocuksu yanı kaybetmeden yavaş yavaş olgunlaştı gözümüzde. Hem de oldukça kısa bir sürede….

Sunwoo Joon :Ben diziye konunun farkında olarak başlamıştım zaten, önceden bu tip bilgilerin sahibi oluyoruz çoğu dizide ama ilk 6 bölüm açıklanana kadar Joon’un Ra-Ra’dan küçük olduğunu düşünmek aklıma bile gelmedi.

Joon diziye lise son sınıf öğrencisi olmasına rağmen okula gidip sınavlarına çalışmak yerine; çeşit çeşit işlerde çalışarak kendi hayatını kendi kazanan bir çocuk olarak başladı. Zamanla onun da arkasındaki sebepleri öğrendik. O kısımlarda gayet güzel ilerledi. Lee Jae-Wook … Karakteri başka biri oynasa duyguyu karşı tarafa geçiremezdi. Gerçekten bu senenin en iyi çaylaklarından.

Cha Eun-Seok :Dizide ikinci bir erkek yoktu. Ama kendisi sürekli ‘ben acaba ikinci erkek miyim?’ ‘hayır değilim…’ gibi ortaya çıkıp tedirgin edici ve şüphe uyandırıcı hareketler sergileyen karakterimizdi.

Ra-Ra’nın evlenmek üzereyken ayrıldığı nişanlısının da yakın bir arkadaşı olması şüpheyi daime üzerinde tutmamızı sağladı. Zaman zaman değişen partnerleri ile diziye bahşettiği komik ve yüz güldüren sahneleri ve eski karısıyla olan ilginç ilişkisi oldukça güzeldi.

Jin Sook-Kyeong :Benim için artık kuaförlerin şahı olan Kore Dizileri ‘nin en çok güldüğüm yan karakterlerinden birinin dizide varlığı çok güzeldi. Kızıyla olan ilişkisi ve babasız kız büyütürken yaşamını izlemek gurur vericiydi.

Kuaföre gelen, 4 kişilik takım olduğu diğer üçlü ve onların hikayeleri bile çok güzeldi. Tam bir küçük kasaba sakini olarak yaşıyorlardı. Sürekli bir normal yaşam ve drama arası bağlantı kurmaları ve o anlardaki senkronizasyonları çok keyifliydi. Sen çok iyi bir anneydin Jin Sook-Kyeong……

Jin-Ha-Young :İyi bir annenin yetiştirdiği ve çoğu zaman mutlu büyüdüğü belli olan açık sözlü bir kızdı. Başlarda bilemediği gerçekler ile Joon’ a yanık bir oppacı olarak göze çarpıyordu. Joon’a olan sevgisi sebebiyle Ra-Ra’ ya yaptıkları ve zamanla Ra-Ra’yla kurdukları abla kardeş ilişkisi çok güzeldi. Çocukluk arkadaşı ile olan güzel ilişkilerini büyük keyifle izledim. Diziye getirdikleri renk, çoğu zaman gençlik havasını elde tutmaya yarıyordu.

Kim Man-Bok :Kendisinden bahsetmeden geçseydim oppacılığa aykırı olurdu. Dizide ilk defa onunla üzüldük onunla şaşırdık. Dizi boyunca Joon’a babalık ediyordu. Anlattığı geçmişinde yaptıkları ufak benzetmeler keyifliydi.

Chu Min-Su :Gerçekten kararlılık abidesi (!) Dizide her türlü tarafa yardımı dokunuyordu. Zamanla kasabalıların tarafına geçip içlerine girdikçe daha da sevimli bir hal aldı….

OKUYUCUM… BURADAN SONRA SPOİLERIN ARTTIĞI BİR KISMA GEÇİYORSUN LÜTFEN HAZIR İSEN GİRİŞ YAP….

Do Do Sol Sol La La Sol Yorumu

BEĞENİLER:

Bence halk tarafından suistimal edilmeye müsait ve konusu sebebiyle anti izleyici kazabilecek bir dizi için karakter oluşturma aşamasında iyi bir çaba harcanmıştı ki bu tip sorun ile karşılaşılmadı.

Joon’un ailesine olan tepkisini bu şekilde bir yol ile belli etmesi gerçekte bir dizi konusu olabilecek düzeydeydi. Arkadaşı için duyduğu pişmanlığı yaşamında yaptığı bu köklü değişiklik ile göstermesi ilginçti.
Man-Bok dedenin dizide bir çok kişiye gösterdiği babacanlık iç ısıtmaya daima devam etti. Ra-Ra’nın güzel kalbiyle öyle uyumluydular ki. Birlikte piyano çaldıkları sahneden son sahnelerine kadar her sahneleri seyir keyfini kat kat arttırıyordu.
Min-Su ve doktorun ev arkadaşlığı beğenimi kazanalar listesinde… O yemek ile ilgili sahneler birbirlerine adım adım alışmaları çok ilgi çekiciydi.
Ra-Ra ve Joon’un borç ilişkisi de yine iyi bir bağlantı kurma aracıydı. Zaman zaman bu çocuk bu kadar borç verecek parayı nereden buldu diye sorasım geliyordu ama Joon daima bunu seyirciye çok çalışıyorum ya ondan dolayı şeklinde açıklıyordu.

Dizimizde oluşan ikinci çift çok tatlıydı onlara beğenilerde yer vermeden gidemezdim…

Do Do Sol Sol La La Sol

Tamam Joon’un annesi yerini bulduktan sonra, lise son sınıf öğrencisi olan oğlunu, olması gereken yere götürdü . Buraya kadar her şey normal ilerliyordu.

Daha 4 bölüm var diye; zaman zaman ayırıp, zaman atlatıp ve sonra birden bir kız ortaya çıkarıp Joon aldattı, sevgisi bitti dedirmekte biraz ‘Biz 10 bölümlük düşündük diziyi ondan dolayı konumuz bitiyor burada. Anlaşma dolayısıyla buradan sonra dizide ne kadar takdir ettiğiniz detay varsa hepsini tuz buz edeceğiz ‘ demek gibi.

Dalga geçtiler resmen bizimle, son 4 bölüm rezillik diz boyuydu. Bu kadar softluk dolu gülümseten bölümden sonra peş peşe ardı arkası kesilmeyen klişelerin başlaması ve sonunda ‘Ta da Ben Ölmedim’ diye sadece Ra-Ra’ya görünmesi ciddi kalmamı engelledi.

Hadi bakın çocuğun kan kanser oluşunu hazmettim diyelim. Söylemeden gittiğini de hazmettim bakın onu da hazmediyorum. Annesini getirtip ‘Joon artık gelemeyecek’ dedirttikten sonra, yani açıkça çocuk öldü dedikten sonra 2 yıl geçiyor. Dünya değişiyor çeşit çeşit ilişkiler değişiyor. Ra-Ra bir adım ileri gitmemiş eline bebek veriyorsunuz ki, sanalım evlendi de çocuk yaptı… Allahım böyle ucuz bir yöntem olabilir mi ya.

Kore Dizi Önerileri için Buraya Tıklayın.

Bir dizi böyle harcanabilir mi?

Herkes Joon’dan bahsediyor hüzünle. Sonrasında final bölümünün son 5 dakikası ne hikmetse kızımız piyano çalarken içeri Joon giriyor. Ve hiç yadırgamadan dışarı çıkıp manzara eşliğinde sohbet ediyorlar.

Joon aynen kardeşim beni kimse 2 yıl boyunca tam iyileşmek için beklediğine inandıramaz. Yaşadın hayatını bir yerlerde sonra bir Ra-Ra’yı göreyim diye geldin. Bu bile daha az klişe içerikli ve kaliteli bir final olurdu. Ne de olsa genç çocuksun. Sonuç olarak dizimiz güzel başlayıp, beterin beteri varsa bu beterin beteri tam şuan da dedirterek biten bir dizi oldu. Yine de keyifle izlediklerimi unutmak istemiyorum, çünkü kadrosu sevdiğim oyuncularla kuruluydu.

(Bu arada Lee Jae-Wook ilk başrol olduğun diziyi, finalini okumadan mı kabul ettin be yavrum. Böyle dizi mi kabul edilir? )

HAFTAYA BİR BAŞKA DİZİ YORUMUNDA GÖRÜŞMEK ÜZERE, SİZLER DE BEĞENMEDİKLERİNİZDEN BENİ YORUMLARDA HABERDAR EDEBİLİRSİNİZ.

KENDİNİZE BİR HAFTA DAHA İYİ BAKIN, SİZLERİ DİZİNİN SENARİSTLERİNE KURBAN GİTMEYEN TEK SEVGİLİ ÜYESİ İLE UĞURLUYORUM…